Artık
günümüzde maalesef bebeklik çağında bile karşımıza çıkan “Obezite” vücut
yağının aşırı miktarda olması şeklinde tanımlanır.
Yetişkin
bireylerde obezite tanısı koymak için birçok değere bakılır.
Bunlardan
biri, vücut yağıdır. (Kişinin toplam ağırlığın erkekler için %25’ inden, kadınlar
için %30’ undan fazlasının yağ olması)
Bir diğeri
ise, bel çevresi ölçümüdür. (Kadınlarda 88 cm, erkeklerde ise 102 cm üst
sınırlar olarak kabul edilir)
Obeziteye neden
olan durumlardan bazıları;
· Genetik
faktörler: Obezite, genetik nedenlerle anne-babadan çocuğa geçme eğilimindedir.
· Bazı Hormonel hastalıklar: Cushing sendromu (böbrek üstü
bezinin fazla çalışması), Hipotiroidi (Tiroid bezinin az çalışması), Polikistik over sendromu (Kadınlarda
yumurtalıkta bir tür kist bulunması)
· Beslenme alışkanlıkları:
Aşırı yeme, yüksek kalorili beslenme, düzenli ana ve ara öğün tüketmeme
·
Sosyal çevre, ekonomik
ve psikolojik faktörler: Özellikle son yıllarda evde yemek yeme yerine
dışarıda yemek yeme alışkanlığı her geçen gün artış gösteriyor ve bu artış;
porsiyonu büyük, aşırı yağlı ve karbonhidratlı yiyeceklerin tüketimine neden
oluyor.
·
Hareketsiz
yaşam: Günümüzde artık daha çok kişi yürümek yerine her yere arabayla ya da toplu
taşıma araçlarıyla gidiyor ya da merdiven kullanmak yerine asansör tercih
ediyor.
·
Kullanılan bazı ilaçlar: Kortizon kullanımı veya psikiyatri
tedavilerinde kullanılan bazı ilaçlar.
Bunların içerisinde günümüzde
obeziteye neden olan durumlardan en çok karşımıza çıkan, beslenme
alışkanlıkları ve hareketsiz yaşam oluyor.
Vücudumuz normal çalışmayı sürdürmek
için enerjiye ihtiyaç duyar. Ağırlığımızı korumamız için yiyeceklerle aldığımız
enerji ile vücudumuzun kullandığı enerji dengede olmalıdır ki biz de bu durumda
şişmanlamayalım. Çünkü eğer yediklerimizden aldığımız enerji, harcadığımızdan
fazlaysa ağırlığımız giderek artacaktır.
Ayrıca obezite sadece bir estetik
sorun da değil. Tip 2 diyabet (şeker hastalığı), kalp-damar hastalıkları,
hipertansiyon (yüksek kan basıncı), bazı kanser türleri gibi birçok ciddi
hastalık her an kapınızı çalmaya hazırlanıyor olabilir.
Hatta belki en zoru da obeziteyle
beraber gelen duygusal sorunlar. Günümüzde, özellikle kadınlarda fiziksel görünümün
önemi sürekli olarak vurgulanıyor. Ve genellikle güzellik ince, fit bir bedene
sahip olmakla tanımlanıyor. Sosyal yaşantıda ki bu tanımlamalar fazla kilolu ya
da obez kişilerin kendini çirkin hissetmelerine neden oluyor. Bu nedenle de
obez bireylerin birçoğunda depresyon oluşuyor.
Genetik olarak yatkınlığınız varsa
evet bu yapıyı değiştirmeniz mümkün değil belki ama yemek yeme
alışkanlıklarınız, fiziksel aktivite düzeyiniz ve çevresel etmenler üzerinde
değişiklikler yapabilirsiniz.
Yazımın
başında bahsettiğim değerlere göre(vücut yağı ve bel çevresi) kendinizi kontrol
edin eğer sizin ölçümleriniz de bu sınırları geçiyorsa bir an önce bir uzmandan
yardım almaya başlayın.
Böylelikle sizin için en doğru,
dengeli ve sağlıklı bir beslenme programıyla birlikte obezitenin beraberinde
getirebileceği birçok sağlık sorunundan çok geç olmadan kurtulabilirsiniz.
Bir sonraki yazımda size obeziteden
korunma yollarından da bahsedeceğim.
Şimdilik hoşçakalın J